İşletmeler hedeflerine ulaşmaya çalışırken çevredeki belirsizliklerden ve değişikliklerden dolayı bazı beklenmedik durumlarla karşılaşabilmektedirler. Önceden öngörülemeyen ve işletmelerin üst düzey hedeflerini olumsuz yönde etkileyerek önlem alınmasını gerektiren bu durumlar ya da olaylar kriz olarak tanımlanır.
Kriz, işletmelerin özel olarak ele alması gereken bir durum ve sorundur. Krizler doğru tespitlerle ele alınmazlarsa bir kaosa sebep olabilir ve doğru yönetilemediği takdirde işletmelerin amaç ve varlığı tehlikeye girebilir. Durumların krize dönüşmemesi öncesi olan olasılık durumunda tespit edilmesi de risklerin tanımlanması ile mümkün olmaktadır.
Krizin özelliklerini şöyle belirtebiliriz:
- Kriz olağandışı bir durumdur ve tahmin edilemez.
- Krizin yönetilememesi örgütün amaç ve varlığını tehlikeye sokar.
- Kriz karar veren kişilerde gerilim yaratır.
- Örgütün tahmin ve krizi önleme mekanizmaları yetersiz kalır.
- Krizin üstesinden gelmek için gerekli olan mekanizmaların belirlenmesinde yeterli zaman ve bilgi bulunmaz.
Krizin nedenlerini türlerine göre iki şekilde açıklayabiliriz.
Dış Faktörler: Çevresel etmenler neticesindeki krizlerin nedeni ve örgütsel etmenler neticesindeki krizin nedenleri farklılık gösterir. Çevresel etmenler kontrol dışı gerçekleşir. Sürekli değişen bir çevrede karşılaşılan belirsizlik ve karmaşıklık derecesini etkileyerek yönetimsel kararların doğruluk derecesini azaltmakta ve örgütün kriz durumuna sürüklenmesine neden olur.
İç Faktörler: Örgütsel etmenler neticesindeki krizlerde ise örgütsel yapı, çevresel etmenlere uyum gösteremiyorsa, karar vermede ve uygulamada yavaş ise örgüt içinde çatışmalar mevcutsa ve koordinasyon sorunları oluşmuşsa örgütün krizle karşılaşma olasılığı artar ve krizle başa çıkma olanağı azalır.
Krizler ani gelişebileceği gibi, adım adım sinyalleri veren ve muhtemel durumları ön görmemize imkan sağlayan şekli ile de ortaya çıkabilir. Kriz yönetimi, krizler ortaya çıkmadan, erken uyarı sinyallerinin alınarak değerlendirilmesi ve krizin en az kayıpla atlatılabilmesi için gerekli önlemlerin alınarak uygulanma sürecidir. Gerçek bir krizin varlığında ise alınan bu önlemlerin uygulanması ile işletmeler kayıplarını en aza indirebilirler.
Kriz yönetiminde amaç, krizlerin olmadığı bir ortam oluşturmak değildir. Olası kriz durumlarında örgütü kriz durumuna hazırlamaktır. İşletmelerin olası sorun ve tehlike etmenlerinin belirlenerek, krizle başa çıkabilecek önlemleri alması ve tepkileri değerlendirmesi kriz yönetim sürecini kapsar.
Kriz yönetim süreci 5 aşamada ele alınabilir.
1.Olası bir kriz durumunun sinyallerini önceden alarak krizle başa çıkmak için gerekli hazırlıkları yapmak.
2.Krizi kontrol altına almak için gerekli durumları incelemek ve gerçekleştirmek.
3.Krizin ortaya çıkardığı zararı belirlemek ve büyümesini engellemek.
4.Şirketin normal sürecine dönüşüne ve kendini iyileştirmesine yönelik çalışmalar yapmak.
5.Kriz sonucunu ve sürecini değerlendirmek, bu süreçten kazanılan bilgi ve deneyimleri ortaya koymak.
Krize yakalanmamak işletmeler veya örgütler için önemlidir. Ancak krize yakalanma durumunda çözüm bundan kaçış olmamalıdır. Krizin yönetilmesi ve en az zararla atlatılması gerekir. Kriz anında nasıl davranılması gerektiği bilinmeli ve hazırlıklı olmak gerekir. Bir daha kriz durumunun yaşanmaması için gerekli önlemler alınmalı ve erken uyarı sistemi geliştirilmelidir.
Konu ilginizi çekiyor ve daha fazla bilgi almak istiyorsanız sizi Kriz Yönetimi Semineri’ne davet etmek isteriz.
Görüşmek üzere. İyi çalışmalar.
Yorumlar
Yorum Gönder